17 Şubat 2011 Perşembe

davetiyeler için

küçüklüğümden beri bir şekilde bana gelen davetiyelerden her halde pek azını beğenmişimdir. türkiye'de nedense süslü, püslü, yaldızlı, incikli boncuklu, kabartmalı yani aslında bir şekilde şatafatlı davetiyeler kullanılıyordu bir şekilde.. ya da yakın geçmişe kadar öyleydi diyelim:)
artık tabi biraz daha sadeleşme ve kişiselleştirme peşinde gelin damat adayları..
bana kalsa dizaynını biz yapalım davetiyemizin ve bastıalım bir yerde ooh mis:)
türlü fikirlerim var belki bi çizgiroman gibi, ya da küçük bir hikaye yazmak kapağa gibi, ya da işte bizleri anlatan küçük şekillerin çizili olduğu sade bir tasarım:) çizim ya da tasarım konusunda sevdiceğe güvenim tam ama bugün tesadüfen karşılaştığım şu sitedeki bu davetiyeler de kalbimi fethetmedi değil! :)

http://www.minted.com/wedding







15 Şubat 2011 Salı

google weddings

ve google'ın süper efektif wedding uygulaması hatta sitesi:
http://www.google.com/weddings/index.html
gerçekten çok güzel düşünülmüş
içinde bütçe tutabileceğiniz alandan, müzik listenizi kaydedebileceğiniz sayfaya, resimlerinizle estetik kolajlar yapabileceğiniz picnik uygulamasından, evlilik ve düğünüzle ilgili tüm ayrıntıla yer verebileceğiniz siteler yapabilmeniz için özel bir uygulamaya kadar her şey.
ben bayıldım.
henüz bu akşam keşfettim kendisini, ileriki günlerde deneyimlerimi paylaşabilirim belki:)

sonradan edit: ve evet paylaşıyorum:) aşağıda gördüğünüz kolajı picnik uygulamasıyla 5 dakikada yaptım, gerçekten çok eğlenceli ve sonuçta hiç fena değil sanki.. ne dersiniz? :)

14 Şubat 2011 Pazartesi

gün bugün:)

evet:)
sevgililer günü,
çok bir şey söylemeyip yalnız şu tatlı coffee cup wrapper'ı paylaşıp gideceğim:) aslında basitçe kahve kartonu:)
şirin bir gün bu gün,,
sevdiceklere şirinlikler yapmak için bire bir.
Hele bir de kahve tutkunuysa o sevdicek, işte burda kolayca yapılabilecek günü güzelleştirecek bir öneri var:
ayrıca bu blog'u sık kullanılanlarınıza ekleyin derim, zira sürekli insanın gözlerini parlatan, gösterdiği objeler ve resimlerle insanın içini ısıtan, "bunların hepsi benimmiş, benim olsaymış" dedirten post'lar yayınlıyor.

7 Şubat 2011 Pazartesi

coolest wedding invitation ever!

şimdiye kadar gördüğüm en tatlı düğün davetiyelerinden biri bu video:)
bir ara slow motion film çekmeyle baya ilgilenmiş ama sadece ilgilenmekle kalmıştım:) zira küçücük bir slow motion çekmek için bile bir saniyede en az 24 kare fotoğraf çekmemiz gerektiğini düşürsek, örneğin bir dakikalık bir film için en az kaç kare çekmemiz gerektiğini buyrun siz hesaplayın:) ama bu tür çekimlerin sonucu en amatöründen en profesyoneline kadar bana hep çok sempatik gelir..
ve işte bu tekniği bir de düğün davetiye videosu için kullanmışlar ki ba-yıl-dım! :)
hem de klasik insanları hareket ettirmekten çok daha zor bir yol olduğunu düşündüğüm eşyaları-giysilerini- hareket ettirerek.. ama sonuç bence mükemmel!
bir izleyin bakalım siz de benim kadar heyecanlanacak mısınız:

kağıt fenerler aşkına

heveslendiğim düğün yemeğimiz uzuuun bir masada olacak ya hani, geniş bir bahçede mesela bir ağacın altında, ya da geniş bir terasta, deniz kenarında ya da..
hayaller bu yönde ya..
işte nerde olursa olsun o ortamı süslemesini istediğin başlıca şey ne diye soracak olsanız hiç düşünmeden kağıt fenerler derim.. ve bence sevdiceğim de böyle der:)


hepsinden olsun isterim mesela pastel tonlarda, büyüklü küçüklü, ağaçlara asılmış, iplere gerilmiş, su kenarındaysak suyun üstünde yüzdürülmüş, hatta gecenin sonunda en sevdiklerimizle gökyüzüne bırakılmış... yelpaze geniş ve benim hepsinde gözüm var:)


ama özellikle ülkemizde de yeni yeni popüler olmaya boşlayan, çeşitli dizi sahnelerinde zaman zaman gördüğümüz uçan fenerler nam-ı diğer sky lanterns şu ara favorim..
hatta kendilerini inanamadığım uygun fiyatta şu sitede gördüm: http://www.ucanfener.com/sky_lantern/  ve şimdiden şöylee 50 tane falan alsam da saklasam mı diye kendi kendime düşüncelerdeyim :)
düşünsenize düğününüzde en sevdiklerinizle bu tatlı fenerleri hep birlikte göz yüzüne bırakıyorsunuz, o an gerçekten unutulmaz bir kare olur sanki..


şu videodaki görüntünün diyelim ki onda biri olsa bizim düğün yemeğimizde ben baya hüngür şakır ama dünyanın az bulunur mutlu insanlarından olurum, evet olurum:)

ama onu yapamasak bile şu resimlerdeki güzelliklerle de baya baya mutlu olurum:) öyle de kanaatkar bir insanım;)









resimlerin kaynakları şöyle:
http://greenweddingshoes.com/real-wedding-jamie-jeremys-rustic-diy-wedding/
http://s3.images.com/huge.2.14199.JPG
http://www.lunabazaar.com/party-decoration-photos.aspx

http://nuwoo.blogspot.com/2010/06/lighting-lanternthe-easiest-way.html

6 Şubat 2011 Pazar

hikaye başlıyor


evet
bir heves başladığım blog'uma birden ara verdim
şimdi tekrar geldim:)


gelinmişim ben' e artık daha çok ilgi gösterilecek, hayaller, beğenilenler, hevesler, istekler hep buraya not edilecek.


Bizim durum biraz karışık, önce onu anlatarak başlayayım aslında.
Sevgili şu an askerde, dönüşte işi henüz yok, paramız yok, isteğimiz tabiki çok:)
bir yandan alternatif planlarımız var gelecek için, yurt dışında yaşamak gibi..
oyüzden burda hiç ev kurmaya para harcanmasa da direk göç mü edilse düşünceleri..
yani karışık, baya karışık


bütün bunların ortasında hevesli iki genç var işte bir de..
çocuk askerden dönsün, kız en güzel elbisesini giysin onu karşılasın
sonra son hız hazırlıklar yapılsın tatlı bir eylül günü akşam üstünde en sevdikleriyle uzun bir masada, uzun bir yemek yesinler.. tatlı müziklere yüksek kahkahalar eşlik etsin, herkes bu gece için ayrı sevinsin, sayısız fotoğraf çekilsin, gecenin sonunda herkes ne tatlı bir geceydi diye iç geçirsin:)


henüz ortada ailelerle resmiyete dökme durumu olmadığından ve ben de uzunca seneler ben evlenmiycem diye ortalıkta dolandığımdan bu üzerimdeki heves bana fazla geliyor zaman zaman:) "kendine gel" diyorum kendime:) hatta mesela bu blogumdan kimseye bahsetmedim bile..


ama meğer insan sevdiğiyle birlikte bir hayat geçirmeye herkesin önünde söz vermeye, birlikte bir hayat kurmaya bir yuva inşa etmeye baya heveslenebiliyormuş..


şimdi kendi kendime notlar tutuyorum bu şarkıyı düğünümüzde çalarız(aslında tam düğün olmayacak ama olsun:), bu el işi süsü kendimiz yapar ağaçlara asarız, böyle bir fotoğrafı kesin çektiririz diye.. 

artık burdayım ne de olsa..
bütün hikayeyi hemen bitirmeyeyim değil mi;)